17 Ekim 2007 Çarşamba

Ağaç sansar

Gerçek ağaç sansarı ile samur (Martes), bütün etoburların arasında en güzel ve en ince tüylü kürklerin sahipleridirler. Bu kürk, çinçilya'ınnkinden dahi dayanıklıdır. Yumuşak, gür, dolgun ve genellikle zengin bir altın tonlu kahverengidir.
Ağaçların tepelerinin bu kralları güzel hayvanlardır. Başları biçimli, kulakları da oldukça iri ve yuvarlaktır. Boyunlarında sarı bir leke dikkati çeker. Kedi uzunluğundaki vücudun yarısı boyda olan kuyruk, til-kininki kadar tüylüdür.
Ağaç sansarı veya samur (ki bunların isimleri genellikle karıştırılır), Kuzey Yarımküresi'nin sık ormanlarında yaşar. Bu faal ve çevik tırmanıcı bir ağacın tepesine şimşek hızıyla fırlayabilir. Bu bakımdan en hızlı sincapları dahi geride bırakır. Sincaplar bu yarışta geri kalmalarını hayatlarıyla öderler.


Vahşî bir dövüşçü:


Gelincik ailesinin öbür üyeleri gibi pek yırtıcı olan ağaç sansarı bazen kendinden defalarca büyük hayvanlarla dövüşür. Iskoçya'da bir ağaç sansarı'nın bir şevyot koyununa sarıldığı görülmüştür. Koyun, kafası bir kayaya toslamış olarak ölü bulunmuştu. Bu çarpışma esnasında can veren ağaç sansarının ölüsü de koyunun altından çıkmıştı. Koyun, boynundaki bir yaradan ileri gelen kan kaybından ölmüştü.
Fakat bu küçük ağaç sansarı normal olarak kendinden küçük hayvanlarla beslenir. Yiyecek listesinde orman tavuğu sıçan ve tavşan önemli bir yer tutar. Sonbaharda böğürtlenimsi orman yemişleri olgunlaşınca, ağaç sansarı bunlardan da bol bol yiyerek şişmanlar.
Pençeleri ve zekâsı o kadar keskindir ki, ağaç sansarı pek az hayvana yem olur. Yalnız büyük boynuzlu baykuşla vaşağın onu avlamakta başarıya ulaştıkları görülmüştür. Ağaç sansarı, bu hayvanlara yem olmadığı veya avcıların kapanına yakalanmadığı takdirde, on yedi yıl kadar yaşayabilir.


Konfor düşkünü bir hayvan:


Sıcaklık ve konfor düşkünü ağaç sansarı büyük bir ağacın dalında güneşlenmeyi pek sever. Yosunla astarlanmış yuvası, yerin biraz yukarısındaki bir ağaç kovuğunda, bazen de bir yeraltı inindedir. Hayvan sudan nefret ettiği için, yağmurlu günlerde yuvasında kalır ve ayaklarını ıslatmaktansa, aç oturmayı tercih eder. Kış mevsiminde kış uykusuna yatmaz.


Dört küçük kör:


Ağaç sansarları temmuz ve ağustosta çiftleşirler. Çoğu zaman sayıca dört olan yavrular doğana kadar epey zaman geçer. Öyle olduğu halde, yavrular kör ve çıplak olarak dünyaya gelirler. Gözleri beş haftalık oldukları zaman açılır. Baba yavrularıyla ilgilenmez. Anne sonbahara kadar iş başındadır. Yavrular bu vakit anneleriyle babalarına benzemiş ve ağaçların üzerindeki hayata hazır hale gelmiş olurlar.
Ağaç sansarları çiftleşme mevsiminin dışında yalnız yaşar ve yalnız avlanırlar. Sincaplar gibi, onlar da fazla yiyeceklerini gömerler. Bir daldan ötekine atlayarak, bazen de yerde koşarak zavallı sincapları kovalar ve sincap onların giremiyeceği kadar ufak bir deliğe sığmıncaya, ya da boynundan ısırüarak ölünceye kadar bu kovalamacaya son vermezler.


Öldürücü bir merak:


Ağaç sansarı insanlardan hoşlanmadığı ve medeniyet ilerledikçe ıssız bölgelere çekildiği halde, insan elinden çıkma kapanlardan kaçınmayı öğrenememişlerdir. Denilebilir ki, Kanada'nın kuzey ormanlarında yakalanması en kolay olan hayvanlardandır. Kapanne kadar meydanda olursa, ağaç sansarı'nın veya samurun yakalanması ihtimali o kadar kuvvetlidir. Bu de her halde hayvanın bir türlü hâkine olamadığı merakından ileri gelir.
Sansar ve samur, kürkünün büyük kıymeti sebebiyle çok avlanır. Çabuk üremediğine ve büyük bir ih timalle iki yılda bir çiftleştiğine gö re, bu gidişle soyunun tükenmes: yakındır. Bugün Kanada'da yılda yirmi bin ağaç sansarı ve samuru avlanmaktadır.

Hiç yorum yok: